İsrail Bağlantılı STK'nın Operasyonu
Mecd isimli sivil toplum kuruluşu (STK) aracılığıyla Gazze’den çıkarılan Filistinli Beşir, AA’ya konuşarak yolculuğun detaylarını paylaştı. Bu STK’nın, Gazze’yi terk eden Filistinliler için paravan olarak kullanıldığına dair yöntemler ve izlenimler hakkında bilgiler verdi.
Paranın ve Umudun Bedeli
Beşir, Gazze’den Endonezya’ya gitmek için kişi başı 1400 dolar ödendiğini belirterek, “Tek param 6 bin dolardı, parayı ödedim çünkü Gazze’de hayat çok zordu.” ifadesini kullandı. 7 Ekim 2023’teki saldırılardan önce Refah’ta yaşadığına vurgu yaparak, “Evimi, mobilyamı, arabamı, yani sahip olduğum her şeyi kaybettim.” diye konuştu.
Şüpheli Yolculuk Detayları
Beşir, Gazze’den ayrılmak için gerekli talimatların WhatsApp üzerinden geldiğini belirtti. Gazze’nin Han Yunus bölgesinden başlayarak Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’na yönlendirildi. Sınırda, Mecd STK’sından ya da İsrail ordusundan kimseyi görmediğini, detayların tamamen İsrail’in kontrolünde olduğunu ifade etti.
Güney Afrika’ya Varış
Filistinli Beşir, yolculuklarının başlamasından sonra öncelikle Eilat’taki Ramon Havalimanı’na, ardından Kenya üzerinden Johannesburg’a ulaştıklarını açıkladı. Ancak, pasaportlarına damga vurulmadığı için havalimanında bekletildiklerini aktardı.
Hayatta Kalma Mücadelesi
Bu yolculuğu bir hayatta kalma mücadelesi olarak tanımlayan Beşir, “Gazze’deki insanlar, beni bu sıkıntıdan, soykırımdan kurtar’ diyor” dedi. Evine geri dönmek istediğini de sözlerine ekledi.
Mecd STK’nın Gizemli Yapısı
Mecd STK hakkında yapılan araştırmalarda, kuruluşun geçmişi ve bağlantılarıyla ilgili birçok belirsizlik ortaya çıkıyor. Kuruluşun Almanya’da 2010 yılında kurulduğu iddia edilse de, çok sayıda kaynağın doğrulamadığı bir bilgi olarak gün yüzüne çıkıyor.
Mevcut Durum ve İzinler
Güney Afrika, Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa’nın talimatıyla Filistinli petrol sahiplerine 90 güne kadar vizesiz seyahat imkanı tanıdığını duyurdu. Ancak, ilk yolculuklar sırasında yaşanan zorluklar, Filistinli aileleri derinden etkiledi.
Mecd’ın rolü ve bağlantıları, uluslararası karışıklıklara dair dikkat çekici bir noktayı oluştururken, Filistinli bireylerin yaşadığı sıkıntılar, dönüşü olmayan bir yolculuğun kanıtı olarak ortaya çıkıyor.