Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

Savaş ve Hikaye: Saraybosna ve Gazze'nin Bağlantısı

Saraybosna-Gazze programında hikaye anlatıcılığının savaştaki rolü tartışıldı. Katılımcılar savaşın etkilerini ve anlatılan hikayelerin önemini vurguladı.

Yayın Tarihi: 10.05.2025 23:40
Güncelleme Tarihi: 10.05.2025 23:40

Savaş ve Hikaye: Saraybosna ve Gazze'nin Bağlantısı

Saraybosna ve Gazze: Savaş ve Hikaye Programı

Rami Kütüphanesi'nde düzenlenen "Saraybosna-Gazze: Savaş ve Hikaye" etkinliğinde, savaş hikayelerinin anlatımındaki önem üzerinde duruldu. Programda moderatörlük yapan araştırmacı-yazar Numan Aytaç, Saraybosna ve Gazze'nin benzer trajedilere sahip olduğunu ifade ederek, "Trajedisi birbirine benzeyen iki şehir ile ilgili konuşacağız. Gazze'deki savaşta asıl yıkım, insanların hikayelerindedir. Savaş muhabirliği ve edebi anlatım, tarih ve hafızayı birleştirir," dedi.

Hikaye Anlatıcılığının Gücü

Mısırlı savaş muhabiri Esad Taha, 11 yaşında 1967 yılında İsrail'in Süveyş işgaliyle savaşla tanıştığını belirtti. Taha, "Savaşın getirdiği sıkıntılarla yüzleşmek zorunda kaldım. 1992'de Bosna'da savaş muhabiri oldum ve orada yaşananları gözlemledim. Yazmaya olan ilgim o zaman başladı," şeklinde konuştu.

Taha, hikaye anlatımının önemini vurgulayarak, "Çalıştığım kurum, savaş olaylarını belgesel olarak ele almak istiyordu. Oysa ben sokaklarda, görünmeyen hikayeleri anlatmayı tercih ettim. Sonuçta hazırladığım iki dakikalık hikayeler, daha etkili oldu," ifadelerini kullandı.

Hikayelerin Evrenselliği

Taha, Holokost'un sürekli anlatılan hikayelerle bilinir hale geldiğini söyleyerek, "Bizim yapmamız gereken de olayları hikayeleştirerek aktarmaktır. Komünizm döneminde, gizlice Kur'an öğretilmesi gibi benzer durumlar, savaş sonrası kültürel hafızanın yeniden inşasını sağladı. Filistin için yapmamız gereken, mevcut durumu hikayeleştirip gelecek nesillere aktarmaktır," dedi.

Yerel ve Küresel Bağlantılar

Yazar Halil İbrahim İzgi, Bosna'daki savaşın insan kimliğini nasıl şekillendirdiğini anlatarak, Gazze savaşından ilhamla "Ne yapabilirim?" sorusunu kendisine yönelttiğini söyledi. İzgi, "Bosna'da Gazi Hüsrev Bey Camisi avlusunda bir Filistin bayrağı dalgalanıyordu. Bu görüntü, benim merakımı artırdı. Bosnalıların Filistin’e göç eden hikayelerine ulaştım," şeklinde konuştu.

İzgi, sınırlı tarihi kaynaklardan yola çıkarak 'Cüda' romanını yazdığını açıkladı. Savaşların tekrar eden döngüsünü belirterek, "Farklı coğrafyalarda benzer hikayelere şahit oldum. Herkesin kendi hikayesine sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum," dedi.

İzgi, Siyonizm ve onun hikaye anlatımına dair vurgusunda, "Theodor Herzl, 'İnanırsanız hayal değildir' demişti. Bu söz, herkes için geçerlidir. Hikayelerimize sahip çıkarsak, barış içinde bir gelecek inşa edebiliriz. Gerçekleri hatırlamaya ihtiyacımız var," diyerek sözlerine son verdi.

Bosna ve Gazze'de yaşanan savaşa dair tanıklıkların anlatıldığı "Saraybosna-Gazze: Savaş ve...

Bosna ve Gazze'de yaşanan savaşa dair tanıklıkların anlatıldığı "Saraybosna-Gazze: Savaş ve Hikaye" programı Rami Kütüphanesi'nde gerçekleştirildi. Programa, Savaş muhabiri ve belgesel yapımcısı Esad Taha (sağ 2), Yazar Halil İbrahim İzgi (solda) ve araştırmacı-yazar Numan Aytaç (sol 2) katıldı.

Bosna ve Gazze'de yaşanan savaşa dair tanıklıkların anlatıldığı "Saraybosna-Gazze: Savaş ve...

Bosna ve Gazze'de yaşanan savaşa dair tanıklıkların anlatıldığı "Saraybosna-Gazze: Savaş ve Hikaye" programı Rami Kütüphanesi'nde gerçekleştirildi. Programa, Savaş muhabiri ve belgesel yapımcısı Esad Taha (sağ 2), Yazar Halil İbrahim İzgi (solda) ve araştırmacı-yazar Numan Aytaç (sol 2) katıldı.