Van’ın Kültürel Mirası Reşik Ayakkabısı
Tarihi kökleri derinlere uzanan Van’ın yöresel keçi kılından üretilen reşik ayakkabıları, modern tasarım dokunuşlarıyla yeniden hayat bulmaya başladı. Geleneksel formunu korumakla birlikte, çağdaş modaya uygun spor tabanlı modeller ile günlük kullanımda da rahatlıkla tercih edilebiliyor.
Mecit Emen'in Yenilikçi Yaklaşımı
56 yaşındaki ayakkabı ustası Mecit Emen, tamamen doğal malzemelerden yaptığı reşik ayakkabıları güncelleme düşüncesiyle, hem kadınlar hem de erkekler için yeni spor tabanlı tasarımlar sunuyor. Bu özel ayakkabılar, hem doğal yapısıyla hem de estetik tasarımıyla büyük ilgi çekiyor.
Doğal Malzemelerin Avantajları
Reşik, terleme, kötü koku, kaşıntı ve mantar oluşumuna neden olmaması ile biliniyor. Ayrıca keçi kılının vücuttaki elektriği dengelediğine dair bilimsel çalışmalar mevcut. Bu özellikleri sayesinde reşik ayakkabılar, doğal ürünlere hassasiyet duyan kişiler tarafından yoğun olarak tercih ediliyor.
Gelenekten Geleceğe El Emeği Üretim
İHA muhabirine konuşan Emen, reşik ayakkabısını 1987 yılından bu yana geleneksel yöntemlerle el emeğiyle ürettiğini belirtiyor. Her bir ürüne bölgelerine özgü nakışlar ve motifler işleniyor. Bu nakışlar, kendine özgü anlam ve özellikler taşıyor. Renk ve desenlerin kişiye özel tasarlandığı reşik ayakkabılar, talep görmeye devam ediyor.
Gelecekteki Hedefler
Emen, geleneksel modelin yanı sıra spor ayakkabı, babet, patik ve bot gibi farklı tasarımlar üzerinde çalıştıklarını söyledi. Ayrıca coğrafi işaret başvurusu yapıldığını belirten Emen, tescilin ardından Türkiye genelinde üretimin artırılmasını planladıklarını ifade etti. Van’da, valilik tarafından kendilerine tahsis edilen Bedesten Çarşısı'nda ürünlerini sergileyerek yerli ve yabancı turistlere tanıtıyorlar. Bu sayede üretim kapasiteleri artmakta ve reşik ayakkabısı, hak ettiği değeri tekrar kazanmaya başlamaktadır.
TARİHİ ASIRLAR ÖNCESİNE DAYANAN VE UNUTULMAYA YÜZ TUTAN VAN'IN YÖRESEL KEÇİ KILINDAN ÜRETİLEN AYAKKABISI "REŞİK", ARTIK MODERN TASARIMLARLA YENİDEN HAYAT BULUYOR.
